Ahh be çocuk !
Aşktan da önce gelirsin sen bende...
Buralarda işin ne...
Çık git !
Unuttum nefes almayı...
Seni böyle boyundan büyük bir cihazın yanında, oyun kokuları genizine dolacağı çağlarda, ilaç kokuları sinmiş odanda uzanırken görünce utandım, söküp vermek istedim bedenimi, bedenine...
Giydirmek istedim en güzel düşleri, düşlerine. ..
Ahh be çocuk !
Ahhh...!
Bibilsen ne çok içtim....
Uyuştu bedenim... Ellerim dokunup okşadıkça o peluş oyuncağı, dudaklarımda hıçkırıktan gemiler yürüdü... Demir attım avuçlarına çocuk... Hadi bigayret sık beni!
Öldür!
Senin olsun bedenim...
Ahh çocuk....
Ahhh bee...
Bildiğim ne kadar küfür varsa savurdum yüzüne yaşamın...
Ne çok hiç oldum... Sen öyle gülmek için kıpırdatmaya çalışırken dudaklarını...
Bibilsen çocuk ben ne çok hiç oldum!
Ne işi var ecelin senin etrafında...
Ahhh be çocuk ahhh!
Daha boynuna İzmir dolanacak... Genzini deniz kokusu saracak, sen de benim gibi az dalga geçmeyecektin Saat Kulesi'yle " ihtiyarladın artık ne zaman saati sorsam sana yetişemiyorsun hızıma" diye ...
Dur çocuk! Sokaklara çıkıp mızıka çalmadan, nereye böyle ağır ağır....
Sürnot : 1) Bir çocuğun hayatını, düşlerini kurtarabilirsiniz hadi vakit kaybetmeden bağışlayın organlarınızı, kanınızı, iliğinizi...
2)Ağır hastalıkları, küçük bedenlere yakıştıramayanlara selam niteliğinde olsun bu yazı...
Sayfalar
Çakmaktaşı'ndan
Popüler Yayınlar
-
- NOTALARIN GÖNLÜNE KONAN MELEK - O bir üstün yetenek… İki buçuk yaşında nota bilip piyano çalıyor… O Türkiye’ye bir armağan...
-
- SİYAH SOYUT TABLODA BİR YILDIZ - İlk onunla başlasın istedim bu yolculuk… Dünyada örneği var mı bilmem ama benim için de onun i...
-
kimi tek başına, yapayalnız... kimi eşanlamlı... kimisi ise ikiz... ama, bazıları var ki aralarında birbirlerinin tam aksi bizler...
-
İlk olarak Marmara Kitabevi’nden 1945 yılında yayımlanan kitap Özdemir Asaf çevirisiyle dilimize kazandırılmış. 44 sayfa olan bu ki...
-
kaldırımlara uzanan yosma bakışlardan boy vererek uzandım yarınlara en kirlisini saklardım renklerin en temizlerini çıkarınca kendi gö...
-
İnsanlık Anıtı Çok acayip, şaşılacak kadar çirkin olan, ne? Heykel kelimesi geçmesi de cümlenin içinde, Mehmet Aksoy’un “İnsanlık Anıt...
-
en çok kar yağınca severdim gecekondu çatılarını görünmezdi çünkü kırık kiremitleri ama yine de bilirdim ben gecekonduların içine içine a...
-
her zamanki gibi sayıyordu yine hayat -ooo piti piti- ve çıkıyordu kim bilir aramızdan kaç kişi. 2004
-
içiyorum... içtikçe duruyor mu dünya yoksa dönüyor mu başım, kim kimin uydusu anlayamıyorum Haziran 2010
-
Dur dünya❗ Denizinin kıyılarına çocuk cesetleri vuruyorsa o denizin tuzu ne kadar yakabilir ki gözümü bizzat deniz solar gider içimde, sol...