Düş Böceği




 Bıraktım kendimi bir gülün yaprağından.. İki yana açıp kollarımı merhaba diyordum yüzü çalınmış yere yahut yeri çalınmış yüze..
 

Anestezi almadan vuruyordum düşlere neşteri.. Denizyıldızlarından çalıp denizi, çadır kurdum kendime.. Kaçak yaşamlardan bir farkım yoktu.. Ne zaman gül dönse yüzünü ben kaçıyordum.. Kaç, kaç gelmelere eşdeğerdi. Umurumda değildi doğrusu.. Ben sadece gülün en yüksek yeri neresiyse oraya çıkıp iki yana açtım kollarımı. Şimdi bir uğur böceği bile yenebilir beni..


Rüzgâr hafifçe eserken ve yüreğim Charles’in soyadını verdiği Richter ölçeğinin de ölçemeyeceği frekansta sarsılırken, ne çok isterdim kanatlarını çalmayı o uğur böceğinin ama yaşam koca bir düş böceği; gül'üm..

HAYIR Demesini Bilmeli İnsan




Güzel tarafından bakınca ne kadar berbat bi'yanı olduğunu görüyordum hayatın..

Betonun altında ezilen; toprak.. Işığın ardındaki; karanlık..
Yüzsüz gölgeye sığınan; yüz mesela.. Hepsi ne kadar berbat.. Hepsi ne kadar, kap-kap-kapanın elinde kapital..

Biz eskiden bu kadar yoksul değildik.. Sokak hayvanlarıyla ekmeğimizi paylaşır, son yudum suyumuzu bi'çiçeğe bağışlardık.. Sevgileri bi'koşula bağlamaz, -li'li, -la'lı ekler takmazdık insani duygularımıza..

Yani demem o ki canım kardeşim; en azından berbat tarafından bakınca hayata güzel yanlarını görebilmek için HAYIR demesini bilmeli insan..

Popüler Yayınlar

Yasal Uyarı

Yayınlanan yazılar ve şiirler özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan yazı ve şiirler aktif link verilerek kullanılabilir.