Halim Şefik Güzelson; ben ona Türk
Edebiyatımızın gizli şairi diyorum. Garip akımı kurucularının yakın arkadaşı..
Aşağı yukarı Orhan Veli, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rıfat ile aynı zamanlarda
şiir yazdığı biliniyor.. Melih Cevdet onun için “
az yazardı, seyrek yazardı ama yazdıkları belleğimizde kalırdı”
diyor ve ekliyor “ Halim, bu kitabıyla bizim
kırk yıllık şiirimizi temize çıkarmıştır.”
Halim Şefik şairliğinin yanı sıra Gümrük ve
Tekel Bakanlığı'ndaki memurluk görevinden emekli olduktan sonra, gezgin kitap
satıcılığı yaptı.. 1978 yılında az sayıda bastırdığı bu OTOPSİ kitabını
dostlarına dağıttı.. Bendeki “OTOPSİ” ise Adam Yayıncılık’ın 1984’deki ilk
basımı.. 70 sayfa Garip’çe yazılmış şiirler.. Garip akımının, Orhan Veli’nin
ruhu geziniyor adeta her sayfada.. Duru, sade anlatımın altında yatan müthiş
güzellikte yalın seslenişler..
“Bu bir kılıç balığının
öyküsü
Yazılmasa da olurdu
Ama bizi yeni sulara
götürecek akıntı durdu
Uskumrunun arkasında
gidiyorduk
Sürünü içinde ben de vardım
Sırtımda bir zıpkın yarası” diye maviliklerde ilerleyen “Balık Ağzı”
şiirini hemen hemen hepimiz duymuşuzdur Ezgini Günlüğü, Ahmet Kaya gibi
sanatçıların sesinden..
Otopsi’ şiirine değinecek olursak, Orhan
Veli’ye ithaf etmiştir.. Şiirin hikâyesini ise Sunay Akın’ın bir gösterisinde
dinlemiştim.. Aklımda kaldığı kadarıyla şöyleydi hikâye; Son Yaprak dergisi
için Sunay Akın röportaj için Halim Şefik’in evine gidiyor ( ki Sunay Akın’ın
Halim Şefik’i bulmasının hikâyesi de bir o kadar hoştu..) Halim Şefik; Orhan’ın
öldüğüne o kadar üzüldüm ki üç beş aydır bir şey yazamadım.. Eş dost hep yazdı
Orhan hakkında ama ben yazamadım. Altıncı ayda oturdum masaya sabahın köründe
yazıp yazıp atıyorum.. Yazıp yazıp atıyorum.. Neden sonra tamam bitti dedim..
Bittiğinde saat sabaha karşı beş civarı büyük bir heyecanla hanımı uyandırdım..
Şiiri okudum.. "“Çok kötü” dedi.. Benim hanım şiirden hiç anlamaz onun iyi
dediklerini yırtar atarım.. Kötü dediklerini saklarım.. İşte o yırtmayıp
sakladığı şiir “Otopsi”..
“Morgda açılınca kafatası
Doktor beyler beyin gördüler
İndirince ten kafesine
neşteri
Doktor beyler yürek gördüler
Yürekte ne gördüler dersiniz
Yürekte memleket gördüler
Dünya gördüler
Bir de dost gördüler
Ama bu işte doktor beyler
Doğrusu geç kaldılar
Çok geç kaldılar”
Son olarak; Mallarme’nin bazı şiirlerinde,
Guillaume Apollinaire’in, Paul Eluard’ın bazı şiirlerinde, Attila İlhan’ın
şiirlerinde görmediğimiz noktalama işaretleri Halim Şefik’in şiirlerinde de hiç
görülmez..